İmplant mı, Köprü mü? Hangisini Tercih Etmelisiniz?

Diş Protezi Hakkında

Dişlerin ve çevre dokuların çeşitli nedenlerle madde kaybına uğradığı ya da tamamen yok olduğu, yani kaybedildiği durumlarda, onları onarmak ya da yerine konması için kulllanılan, hazırlanmış materyallere protez adı verilir.

Protezin Amacı Nedir?

Protezde, hastanın kaybolan fonksiyonları tekrar kazandırılmaya çalışılırken, aynı zamanda bozulan konuşmasının da düzeltilmesi ve estetik görünümün de daha iyi olması amaçlanmaktadır. Böylelikle büyük oranda kaybedilen ağız sağlığı düzeltilirken toplum içinde eksik ya da harap olmuş dişlerle yaşamak zorunda kalan bireylerin psikolojik açıdan da desteklenmesi sağlanır. Çünkü bu şekilde yaşamlarını ( bir süre de olsa ) sürdürmek zorunda kalan bireyler, öncelikle gülmeyi unuturlar.

Bu da fonksiyonel bozuklukların yanı sıra, insanlarda kendine güven duygusunun zedelenmesine neden olur. Bu tip hastalara yapılan çeşitli protezlerle insanların yaşam kalitesinin yükseltilmesi amaçlanır.

Harap Olmuş Dişler Nasıl Korunur?

Yıllar boyunca insanların yemek yeme, çiğneme, yutkunma ve geceleri bazı nedenlerle diş gıcırdatmaları sonucunda, dişler farklı oranlarda aşınırlar. Ayrıca çürükler ve kaza sonucunda dişlerin bazı bölümlerinde kırılmalar oluşur. Bu gibi durumlarda, kron adı verilen protezler ile dişlerin kaybolan yapıları, tekrar yerine konur. Bu kronlar porselen, akril ya da dişhekimliği için özel olarak üretilmiş olan metal alaşımları kullanılarak yapılır. Dişhekimliğinde son dönemdeki gelişmeler bu yapıların son derece doğal görünmesini sağlayabilmektedir.

Dişlerin kaybedilmesi sonucunda yapılan protezler genel anlamda iki türlüdür:

1.Ağızda kalan dişlerin üzerine yapılan ve hasta tarafından çıkartılamayan kron , köprü gibi SABİT PROTEZLER

2. Hasta tarafından istenildiği zaman takılıp çıkartılabilen HAREKETLİ PROTEZLER

Estetik, Protezlerle Düzeltilebilir mi?

Eğer gülerken dişlerin görünümü insanları sürekli mutsuz kılıyorsa, o kişinin bir dişhekimine başvurmasında yarar vardır. Kırılmış,renk değiştirmiş ya da şekil bozukluğuna sahip dişler insanların estetiğinde son derece olumsuz bir etki yaratırlar. Bu nedenle psikolojik olarak zarar gören insanlar yapılacak çeşitli protezler yardımıyla kurtulabilirler.

İmplant Nedir?

İmplantlar, dişlerini kaybeden hastaların çene kemiği içine operasyonla yerleştirilen saf titanyum ya da titanyum alaşımlarından yapılmış metal yapılardır. Bunlar, hastaların kaybedilen dişleri yerine kullanılarak üzerlerine yapılan protezlerle daha önce anlatılan amaçlara erişilmeye çalışılır.

 

Çocuklarda Ağız Bakımı

İlk dişler ağızda görünür görünmez, temizlenmeye başlanmalıdır. Temiz bir tülbent ya da gazlı bez kullanılarak; sabah kahvaltı sonrası ve gece yatmadan önce dişlerin silinerek temizlenmesi gerekir. Diş fırçası kullanımına bebeğin arka dişlerinin çıkmasından sonra başlanabilir.

Fırçalama için en iyi teknik hangisidir?

Okul öncesi çocuklarda diş fırçalama için bir teknik önermek ve uygulatmak çok zordur. Bu yaşlarda önemli olan, çocuğa diş fırçalama alşıkanlığını kazandırmaktır. Çocuklar diş firçalarken çoğu zaman dişlerin görünen ya da kolay ulaşılan yüzlerini fırçalar. Oysa ki mikroplar, dişlerin ara yüzleri ya da çiğneyici yüzeylerinde daha kolay birikir. Bu nedenle fırçalamadan sonra Anne-Babanın kontrolü şarttır.

Okul çağındaki çocuklarda fırçanın diş-dişeti birleşim yerine 45° eğimle yerleştirilip dişlerin görünen yüzeylerini döndürme hareketiyle, daha sonra da dişlerin çiğneyici yüzeylerinin ileri-geri hareketlerle fırçalanması önerilmektedir.

Çocuğum için hangi diş fırçasını seçmeliyim?

Çocuğun ağız büyüklüğüne uygun, yumuşak ve naylon kıllardan üretilmiş diş fırçaları kullanılmalıdır. Sert fırçalar dişleri aşındıracağı için kullanımı uygun değildir. Eskimiş bir süpürgeyle süpürme işlemi nasıl yapılamazsa, eski bir fırçayla da dişler fırçalanamaz. Fırça kılları aşınınır aşınmaz (ortalama 6 ay) mutlaka değiştirilmelidir.

Çocuklarda hangi diş macunu, ne kadar kullanılmalıdır?

Bebeklik döneminde ve üç yaşına kadar çocuklarda diş macunu kullanımı önerilmez. Diş macunu kullanımına üç yaşından sonra başlanmalıdır. Ancak reklamlarda olduğu gibi, yarım parmak değil, fırça üzerine sıkılan mercimek kadar macun fırçalama için yeterli olacaktır. Macun kullanımına başlandığı dönemde piyasada bulunan florürlü diş macunlarından herhangi biri tercih edilebilir. Fırçalama işleminde macundan çok etkili bir fırçalama işleminin önemli olduğunu unutmamak gerekir.

Çocuğuma dişlerini günde kaç kez fırçalatmalıyım?

Sabah kahvaltı öncesi ve gece yatmadan önce, sadece üçer dakikalık etkili bir fırçalama işlemi yeterlidir. Pek çok iyi alışkanlık gibi, diş fırçalama alışkanlığı da çocukluk döneminde kazanılacaktır.

Ağız Diş Sağlığı ve Beslenme İlişkisi

Diş sağlığımız için nasıl beslenmeliyiz?

Diş sağlığı için zararlı olarak nitelendirilen gıda madeleri şekerli ve asitli gıdalar ile dişler üzerine yapışıp kalan, kolay temizlenemeyen maddelerdir. Bunları tamamen kesmek değil ancak belirli bir düzen içinde tüketmek diş çürüğünün önlenmesi için gereklidir.

Diş sağlığı için önerilen beslenme şekli;

  • Şekerli, yapışkan ya da asitli gıdalar üç ana öğün içinde tüketilmelidir.
  • Öğün aralarında elma, havuç gibi sert dişleri temizleyip dişetine masaj yapacak gıdalar yenmelidir.
  • Şekerli, yapışkan gıda yendikten sonra dişlerin fırçalanması mümküm değilse ağız su ile çalkalanmalı ya da bir bardak su içilmelidir.
  • Yine şekerli gıda yendikten sonra ağıza atılacak bir parça peynir şekerin çürük önleyici etkisini gidermek açısından son derece önemlidir.

Diş çürüğü eskiye oranla daha fazla mı görülüyor?

Evet. Özellikle bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde diş çürüğüne eskiye oranla daha sık rastlanıyor. Bunun nedeni beslenme alışkanlıklarının değişmesidir. Eski insanlar sert gıdalarla beslendikleri için doğal yollarla dişlerde bir temizlik sağlanırdı. Günümüzde hazır gıda endüstrisinin gelişmesiyle birlikte bu tür gıdaların tüketimide arttı. Bisküvi, şeker, çukulata, kola gibi her an elimizin altında olan bu gıda maddeleri dişlerin üzerine yapışıp kalan ve asit oluşturan maddeler oldukları için günümüzde diş çürüğü artışının başlıca sorumluluları olarak kabul ediliyorlar.

Diş dostu olarak kabul edebileceğimiz gıda maddeleri hangileridir?

Diş dostu olarak kabul edilen kabul edilen gıda maddelerinin başında proteinler gelir. Vücudumuzun temel yapı taşını oluşturan bu maddeler hem dişlerin gelişimi sırasında, hem de dişler sürdükten sonra diş sağlığı açısından da mutlaka tüketilmesi gereken gıda maddeleridir.

Yüksek protein içeriğinin yanı sıra diş sağlığındaki önemi açısından peynir özellikle şekerli gıda tüketimi sonrası şiddetle tavsiye edilen bir besindir.

Yer fıstığı da içeriğindeki fosfat nedeniyle çerez türü yiyecekler arasında diş dostu olarak nitelendirilen bir besindir.

Rafine edilmemiş hububat (beyaz undan yapılmış ekmek yerine kepekli esmer ekmek) diş sağlığı açısından tercih edilmelidir.

Kanal Tedavisi Hakkında Bilmeniz Gerekenler!

Kanal tedavisi, oldukça modern tekniklerle uygulanan bir işlemdir. Cerrahi müdahale gerektiren yere lokal anestezi uygulanır ve böylece hasta işlem süresince herhangi bir ağrı veya acı hissetmez. Bu tedavinin uygulanmasındaki temel amaç; diş kaybını önlemektir çünkü diş kaybı hem sağlık açısından hem de estetik açıdan sorunlar yaratabilir.

Kanal Tedavisi Nasıl Yapılır?

Çürük dişler bizlere uzun vadede büyük sorunlar yaratabilmektedirler. Örneğin çürük, pulpaya kadar ilerlediğinde enfeksiyon oluşur. Bu da pulpaya hasar verir ve orada bulunan sinirleri öldürür. Kanal tedavisi ile bunun önüne geçmek oldukça kolaydır.

Aşağıda sizler için kanal tedavisi nasıl yapılır sorusunu cevaplandırdık;

  1. Öncelikle diş hekimi tarafından enfeksiyon olup olmadığının saptanması ve dişin kök yapısının belirlenmesi için röntgen çekilmesi gerekir.
  2. Kanal tedavisinin ilk adımında, dişin içerisinde yer alan pulpa özenli bir şekilde çıkartılır.
  3. Diş hekimi boyutları uygun olan aparatlar ile birlikte kök kanallarına yeniden şekil verir ve temizler.
  4. Ardından dezenfekte işlemi gerçekleştirilir.
  5. Dişin iyileşme süresi düşünüldüğü için diş hekimleri kalıcı dolgu yapmadan önce 4 veya 5 gün kadar bekleyebilmektedirler.

Tedavi sonrasında da dikkat edilmesi gereken bazı konular vardır. En az 3 saat boyunca bir yememeniz gerekebilir. Ayrıca diş temizliğine dikkat ederek ve düzenli diş muayenesi yaptırarak dişlerinize özen göstermeniz sizlere hem sağlıklı dişler hem de estetik gülüşler kazandıracaktır.

Kanal Tedavisi Sonrası Ağrı

Pek çok kişi bu tedaviyi sancılı bir işlem olarak görür ve kanal tedavisi sonrası ağrı hissetmekten korkar. Bu oldukça yanlış bir algıdır. Bu işlem, normal bir dolgu işleminden daha fazla hissedilecek bir ağrıya sebep olmaz. Yalnızca işlem sonrasında tedavinin uygulandığı kısımda hassaslık yaşayabilirsiniz. Bu hassaslık ise ağrı kesici ilaçlarla kolayca hafifletilebilmektedir.

Tabii bu noktada doğru tedavi yöntemleri ve doğru uzmanlarla çalışmakta önemlidir. Hatasız geçen bir kanal tedavi, kişilerin hemen iyileşmesini sağlayacaktır. Tedavi sırasında yapılabilecek hatalar ise daha fazla ağrıya sebep olabilir.

İşte bu yüzden ağız ve diş sağlığınız için her zaman güvendiğiniz doktorlarla çalışmalısınız.

En İyi Diş Fırçası Seçimi Nasıl Yapılmalı?

Diş sağlığını etkileyen birçok faktör bulunmaktadır. Başlıca dikkat edilmesi gereken önemli konulardan biri de diş fırçası seçimidir. Buna ek olarak dişlerimizi doğru fırçalama tekniklerini uygulayarak fırçalamak gerekir. En iyi diş fırçası seçimini neye göre yapmanız gerektiğini ayrıntılarıyla birlikte yazımızın devamında bulabileceksiniz!

Doğru Diş Fırçası Hangi Özelliklere Sahip Olmalı?

Hem ağız hem diş yapımıza uygun ve diş hekimleri tarafından onaylanmış olan diş fırçalarını kullanmak son derece önemli bir konudur. Diş fırçaları birbirinden farklı özelliklere sahiptir. Bu yüzden doğru diş fırçası seçerken göz önünde bulundurmamız gereken bazı kriterler vardır.

Aşağıda sizler için doğru bir diş fırçasının sahip olması gereken özellikleri listeledik;

  • Diş fırçaları ne çok sert ne de çok yumuşak bir yapıya sahip olmalıdır. İkisinin ortası olması gerekir.
  • Özellikle dil temizleyici özelliği bulunan diş fırçaları almaya dikkat etmeniz de fayda vardır.
  • Sivri uçlu bir diş fırçası kullanmak zararlıdır.
  • Pilli veya şarjlı diş fırçaları da alternatif olarak iyi bir seçimdir.

Tüm bunlara ek olarak diş fırçanızı düzenli olarak yenilemeniz gerekmektedir. Diş ipinin de tartar oluşumunu engellemek için mutlaka düzenli olarak kullanılması önerilir. Aynı zamanda ağız bakım suları da diş temizliğinde yardımcıdır.

 

Diş Fırçası Kullanımında Bu 4 Şeye Dikkat Edin!

Düzenli diş fırçalamak dişlerin sağlığını korumada en etkili yoldur. Bu işlem yapılmadığında birçok diş ve ağız problemi ortaya çıkabilmektedir. Dolayısıyla diş fırçalamak aslında daha küçük yaşlarda edinilmesi gereken faydalı bir alışkanlıktır.

Aşağıda diş fırçası kullanımında dikkat etmeniz gereken faydalı ipuçlarını sizler için sıraladık;

  1. Ortalama 2 dk boyunca diş fırçalama işleminin sürmesi önemli bir ayrıntıdır.
  2. Diş macunu gibi kalıntılardan arındırmak için bu işlemin ardından diş fırçanızı suyun altına tutmayı ihmal etmemeniz gerekmektedir.
  3. Diş fırçanızı havasız bir kapta muhafaza etmek oldukça sakıncalıdır. Enfeksiyon oluşumuna neden olabilecek bir davranıştır.
  4. Diş fırçanızın olduğu yerde başka diş fırçalarının olması mikropların yayılmasına sebep olabilir.

Tüm bu detayların doğru diş fırçası kullanımı için uygulaması gerekir. Diş eti rahatsızlıklarını büyük ölçüde önlemelerinin yanı sıra sizler en iyi diş fırçasını seçtiğinizde o ürünün işlevselliğini arttıracaklardır.

Diş Aşınması Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Diş sağlığında dikkat edilmesi gereken pek çok konu bulunur. Birçok insanın mustarip olduğu diş aşınması da bunlardan biridir. Dikkatli bir gözlem yaptığımızda dişlerimizde oluşan sararmaların zamanla daha da çoğaldığını fark ederiz. Bu sararmalara ek olarak dişin uç kısımlarında görülen tırtıklar ve dişeti birleşimindeki çöküntüler de yaşanacak aşınmanın habercisidir.

Diş Aşınması Nedir?

Diş minesi, vücudumuzda bulunan en sert ve mineralli bölgedir. Aynı zamanda görevi dolayısıyla da, diş sağlığında oldukça önemlidir. Ağızımızın içindeki her dişin yüzeyini kaplar ve altında kalan hassas diş kemiğini korur. Böylece dişlerin çürümesini önlemektedir.

Peki, aslında bu diş aşınması nedir?  Bahsettiğimiz diş minesinin kaybı ile birlikte pek çok insan tarafından duymuş olduğumuz diş aşınması ortaya çıkar. Aynı zamanda bu rahatsızlık asit ile de yakından ilişkilidir. Alınabilecek en doğru önlem en başında diş minesinin aşınmasına engel olmaktır.

Bunun sebebi, diş minesinde canlı bir hücre olmadığı için vücudun diş minesini yeniden oluşturabilme gibi bir imkânının bulunmamasıdır.

 

Diş Minesi Aşınması Nasıl Önlenir?

Yediğimiz gıdalardan tutun diş fırçalarken izlediğimiz yönteme kadar dişlerimizi olumsuz etkileyebilecek durumlar vardır. Dolayısıyla günlük hayatımızda farkında olmadan dişlerimize zarar veriyor olabiliriz. Diş sağlığında özellikle diş minesi aşınması konusunu önlemek için mutlaka dikkat edilmesi gereken konular bulunmaktadır.  Yazımızın devamında tüm bu ipuçlarını bulabileceksiniz!

Aşağıda sizler için diş minesi aşınması nasıl önlenir sorusunun cevaplarını ayrıntılı bir şekilde cevapladık;

  • İçecekleri ağızınızda bekletmeden içmeye özen göstermelisiniz. İçeceklerin dişlerle olan temasını en az indirmek için pipet kullanımı faydalı olacaktır.
  • Asit dişler için zararlıdır. Etkisini azaltmak adına yemeklerin hemen ardından peynir veya süt tüketebilirsiniz.
  • Yemeğin ardından içerisinde şeker bulunmayan sakız çiğnemek, ağzınızda oluşmuş olan asitleri yok etmek için daha çok tükürük üretmenizde yardımcı olacaktır.
  • İçeriğinde florür bulunan diş macunu kullanarak dişlerini günde iki kez fırçalamanız, diş aşınmasını önlemede oldukça önemlidir.

Tüm bunlara herkesin aşina olduğu sporcu içecekleri diş çürümesine ve aşınmasına yol açabilmektedir. Limon ve portakal gibi doğal asitler içeren besinler de fazla tüketilmesi halinde dişlere zarar verebilme potansiyeline sahiptir.

Diş Çürüğü Hakkında Her şey

Günümüzde, ağız ve diş temizliğini sağlamak için pek çok yöntem vardır. Buna rağmen diş çürümesi pek çok kişinin şikâyet ettiği ve deneyimlediği bir rahatsızlıktır. Ağız hijyeni oldukça titiz olunması gerekmektedir. Çürükler ileride çok daha ciddi problemlere yol açabilir. Diş çürüğü neden olur sorusunun cevabını yazımızda daha ayrıntılı bir şekilde bulabilirsiniz!

Diş Çürümesi Neden Olur?

Diş çürümesi birçok insanın daha erken yaşlarda deneyimleyebileceği bir konudur. Bu yüzden diş çürümesi neden olur ve nasıl ilerler soruları insanların aklında yer etmektedir. Basitçe söylendiğinde şekerli, asitli ve dişlere zarar verebilecek besinlerin temizlenmemesi ile çürüme problemi meydana gelir.

Ağızda bulunan pek çok bakteri vardır. Bu bakteriler ağızda kalmış olan şeker, karbonhidrat ve asitli içeceklerin artıkları sayesinde beslenir. Dolayısıyla mikroorganizmalar büyür ve gelişir. Bu da asidik bir ortamın oluşmasına sebep olur. Asidik dediğimiz bu ortam da dişin sert dokularında bir yıkım yaratır ve böylece çürükler oluşur.

Çürük Diş Oluşumu Önlenebilir mi?

Ağız ve diş temizliği sürekli ve düzenli yapıldığında sonuç verebilmektedir. Dolayısıyla çürük diş oluşumunu önlemenin yolu öncelikli olarak düzenli diş fırçalamadan geçer. Ek olarak diş ipi kullanımı alışkanlığı edinmek de bu noktada önemlidir.

Diş fırçalarken de doğru yöntemleri uyguladığımızdan emin olmak gerekir. Doğru diş fırçasını seçerken dikkat etmeniz gereken detayları da okuyabilirsiniz. Tüm bunlara ek olarak düzenli diş hekimi kontrolüne gidiyor olmak da alınması gereken önlemlerin başında yer almaktadır.

Çürük Diş Tedavisi Nasıl Yapılı?

Çürük diş tedavisi zamanında yapılmalıdır. Bu yüzden ilk belirtiler kendini gösterdiğinde mutlaka diş doktoruna gitmeniz gerekir. Hekim öncelikli olarak çürüğü inceleyerek hangi durumda olduğunu saptar. Ardından çürüğün durumuna göre hangi tedavi gerekliyse, örneğin olgu, florür veya kanal tedavisi, uygular.  Sonrasında da dişin düzenli olarak kontrol ettirilmesi gerekir çünkü birkaç yıl sonra yeniden enfeksiyon oluşma riski taşımaktadır.

Diş Hassasiyeti Neden Oluşur?

Diş hassasiyeti, günlük hayatımızda deneyimleyebileceğimiz yaygın bir rahatsızlıktır. Sıradan bir akşam yemeğinde soğuk veya sıcak, tatlı ya da ekşi yiyecek ve içecekleri tükettiğimizde hissettiğimiz bir diş sızlaması bize farkındalık kazandırabilir. Tüm yaş gruplarında görülebilecek bu hassasiyet hakkında ayrıntılı bilgi edinmek için yazımızı okumaya devam edin!

Diş Hassasiyeti Nedir?

Diş hassasiyeti nedir sorusu sıklıkla karşımıza çıkan ve pek çok insan tarafından merak edilen bir konudur. Günlük rutinlerimizde bile karşılaştığımız diş hassasiyeti aslında dentin hassasiyeti veya kök hassasiyeti için kullandığımız bir terimdir.

Özellikle Sıcak, soğuk, tatlı, ekşi veya çok fazla asitli yiyecek ve içecekler siz de herhangi bir hassasiyete neden oluyorsa bu rahatsızlığa sahipsiniz demektir. Aynı zamanda soğuk hava şartları da dişlerinizin ağrımasına sebep oluyorsa bu diş hassasiyetinin belirtilerinden biridir.

Diş Hassasiyetinin Sebepleri Nelerdir?

Bu rahatsızlığın oluşmasında pek çok etken vardır. Özellikle günlük ağız bakımının aksatılmaması bu rahatsızlığı önlemede önemli bir rol oynamaktadır. Düzenli olarak diş hekimine gitmek ve genel bir kontrol yaptırmak genel anlamda diş sağlığı için büyük bir önem taşır.

Aşağıda diş hassasiyetinin oluşmasındaki başlıca sebepleri sizler için listeledik;

  • Sert ve hızlı bir biçimde diş fırçalamak ve yanlış diş fırça seçimi yapmak.
  • Diş eti çekilmesi ile birlikte dişin köklerindeki hassas yapıya sahip olan sinirler ortaya çıkar ve dişin koruyucu tabakası zarar görür. Böylece dış etkenlerden çok daha kolay bir şekilde etkileniriz.
  • Diş gıcırdatma sorunu aynı zamanda diş hassasiyetine de zemin hazırlar çünkü dişlerin birbirine sürtülmesi dişin enamel tabakasının zarar görmesine sebep olur.
  • Diş iltihapları, tartar ve bakterilerden meydana gelen çürükler de hassasiyete ve ağrıya sebep olur.
  • Düzenli olarak aşırı bir şekilde asitli yiyecek ve içecek tüketmek, diş minesi için oldukça zararlıdır ve hassasiyete sebep olur.

Florür içeren diş ipleri ve hassasiyete uygun diş macunu kullanmak kendi başınıza alabileceğiniz en büyük önlemlerdendir. Aynı zamanda diş gıcırdatma problemi yaşıyorsanız en kısa sürede bir diş hekimine muayene olmanız gerekmektedir. Doğru teknikleri kullanarak diş fırçalamak da hem ağız hem de diş sağlığınız için oldukça büyük bir öneme sahiptir.

Diş Çekimi ile ilgili Mutlaka Bilinmesi Gerekenler

Diş çekimi, genellikle diş hekimlerinin en son tercih ettiği bir tedavi yöntemidir. Dolgu veya kaplamanın yeterli olmadığı durumlarda bu yönteme başvurulur. Bunun dışında ortodonti tedavilerinde diş hekimi yer kazanmak amacıyla gerekli olduğunu düşünürse çekim yapabilir. Daha ayrıntılı bilgi sahibi olmak için yazımızı okumaya devam edin!

Diş Çekimi Nasıl Yapılır?

Diş çekimi nasıl yapılır sorusu pek çok insan tarafından merak edilmektedir çünkü aslında pek çok insanın korktuğu ve çekindiği bir işlemdir. Aslında düşündüğünüz gibi o kadar zorlu bir süreçten beklemeyecektir sizi. Diş çekiminde yalnızca çekim yapılacak bölgeye lokal anestezi uygulanır.

Diş hekimleri büyük bir özenle ağızın içerisinde yer alan ve soket olarak bilinen dişin kemiğinden dişi ayırır. Oldukça hızlı bir şekilde gerçekleştirilen bu işlemden sonra diş çekimi tamamlanmış olur. Anestezi sayesinde hasta bu süreçte herhangi bir acı hissetmeyecektir.

Diş Çekimi Öncesi Neler Yapılmalı?

Diş çekimi öncesi dikkat edilmesi gereken bazı durumlar vardır. Örneğin eğer kalp, diyabet, yüksek tansiyon gibi kronik bir rahatsızlığınız bulunuyorsa bunu mutlaka diş hekimi ile öncesinde paylaşmanız gerekmektedir. Aynı zamanda eğer diş çekimi yapılacak kişi hamileyse de belirtmesi gerekir.

Diş çekimi yapılmadan önce dişlerinizi fırçaladığınızdan emin olun ve antiseptik özelliği olan bir gargara ile ağzınızı çalkalayın. Bu tür detaylar diş çekiminden sonra meydana gelebilecek iltihaplanmayı önlemede yardımcı olacaktır.

Diş Çekimi Sonrası Dikkat Etmeniz Gerekenler

Diş çekiminin hemen ardından dikkat edilmesi gereken pek çok şey vardır. Bunlara dikkat edilmediğinde iyileşme süresi de uzayacaktır. Aynı zamanda yediklerinize de dikkat etmeniz gerekir. Yazımızın devamında daha ayrıntılı bir şekilde bu süreç boyunca dikkat etmeniz gereken durumları sizlere paylaşıyor olacağız.

Aşağıda sizler için diş çekimi sonrası dikkat etmeniz gerekenleri listeledik;

  • Ağzınızı en az yarım saat çalkalamamaya çalışın.
  • Çekim sonrasında hekim tarafından yerleştirilmiş olan tamponu 15-20 dakika boyunca ısırın ve tükürmeyin.
  • Sıcak ve acı besinler tüketmemeye özen gösterin.
  • 24 saatin sonrasında ağız bakım rutininize devam edin.
  • Çekim sonrasında sigara ve alkol tüketiminden kaçının.

Tüm bu süreci sorunsuz ve keyifli bir şekilde yürütmek de oldukça önemli bir konudur. İşinde profesyonel olan ve hasta memnuniyetini temel ilkesi olarak kabul eden diş hekimleri tüm bu süreci kontrollü bir şekilde yürütebilecektir.